
Yüksel Mansur Kılınç
27. Dönem İstanbul Milletvekili
Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Üyesi
Uyuşturucu bağımlılığı, insanlığı çok yönlü tehdit eden boyutlara ulaşmış durumda.
Ülkemizde ve bölgemizde uyuşturucu madde bağımlılığında ve uyuşturucu ile bağlantılı suçlarda büyük artış yaşanıyor.
Yayınlanan resmi veriler, kentlerimizin meydanlarında, parklarında, sokaklarında tanık olunan durumlar ve ailelerin feryatları, ülkemizin çok büyük uyuşturucu sorunu ile karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Ekonomik buhran, giderek derinleşen yoksulluk, işsizliğin yarattığı umutsuzluk; özellikle gençleri, uyuşturucu bataklığına itiyor, toplumun huzur ve güvenini derinden sarsıyor.
2.5 Milyon Kişi En Az Bir Kez Kullandı
Araştırmalara göre, ülkemizde 2.5 milyon kişi en az bir kez uyuşturucu kullanmış. Bağımlıların ailelerini ve yakınlarını hesaba kattığımızda, ülkemizde en az 10 milyon kişi uyuşturucu sorununun etkilerini yakından hissetmektedir.
2021 yılında güvenlik birimleri uyuşturucu ile mücadele kapsamında 215 bin 228 operasyon yapmış, 293 bin 905 kişi gözaltına alınmıştır. Ele geçirilen uyuşturucu madde miktarlarında, bir önceki yıla kıyaslandığında uyuşturucu türüne göre, yüzde 98 ila yüzde 54 arasında değişen oranlarda artış olmuştur.
Bu veriler, gençlerimizi zehirlemek için alana sürülen uyuşturucu miktarındaki büyük artışı göstermektedir.
Uyuşturucu Bağımlılığı Yaygınlaşıyor
Önceki yıllarda belli il ve ilçelerde yoğunlaşan uyuşturucu kullanımı, resmi verilere göre hızla yayılarak 81 ilimizi sarıyor.
Sosyal Demokrasi Vakfı’nın (SODEV) araştırmasına göre ise “yaşadığım ilçede çok fazla uyuşturucu problemi var” diyenlerin oranı yüzde 52… “Uyuşturucuya karşı okullarımızın etrafındaki güvenlik kesinlikle yeterli değil” diyenlerin oranı yüzde 59…
Gençlerimiz uyuşturucu şebekelerine karşı korumasız, aileler çaresizdir.
Ülkemiz Uyuşturucu Serbest Bölgesi Olmakla Karşı Karşıya
Ülkemiz, uyuşturucu madde kaçakçılığı ve ticareti açısından adeta bir uyuşturucu serbest bölgesine dönüşme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Gerek dünyada, gerek ülkemizde; yakın tarihteki tecrübeler göstermiştir ki, uyuşturucu alanını kontrol eden, yönlendiren baronlar, karteller, her zaman siyasi ve bürokratik ilişkilere ihtiyaç duymuşlardır.
Bazı devlet mekanizmalarına, devlet görevlilerine ve siyasilere uzanan çıkar ağları oluşturmuşlardır.
Bugün ülkemizde, uyuşturucu ile mücadelede bir yandan kolluk kuvvetlerinin operasyonları artarken diğer yandan siyasi ve bürokratik sorumluluk noktalarına uzanan bazı ilişki ağlarının uyuşturucu ile mücadelede zaaf yaratan unsurlar olduğu son günlerde daha sıklıkla açığa çıkmaktadır.
Devlet-mafya-siyaset ağına takılan ilişkiler, her geçen gün daha da üst noktalara uzanmakta, karmaşık hale gelmektedir.
Topluma Güvensizlik Baronlara Cesaret Veren Olaylar
Ülkemize doğru yola çıkmak üzereyken Kolombiya’da 4.9 ton kokain ile ele geçirilen uyuşturucu konteynırının yakalanmasının üzerinden yaklaşık iki yıl geçmiştir.
Brezilya’dan gelen geminin 540 kilo kokain ile Kocaeli Dilovası’ndaki Yılport Limanı’nda yakalanmasının üzerinden iki yıl geçmiştir.
Ortadoğu’nun en büyük uyuşturucu baronu olduğu belirtilen Naci Şerifi Zindaşti’nin önce şaibeli şekilde tahliye ettirilip sonra kaçması olayının üzerinden 4 yıl geçmiştir.
Uluslararası düzeydeki uyuşturucu sevkiyatı ağı, ülkemizde kimlere uzanmaktadır?
Cennet koylarımızı, limanlarımızı uyuşturucunun transit noktalarına dönüştüren bu olaylar neden çözülememektedir?
Uyuşturucu baronunu göz göre göre serbest bıraktıran, firar etmesine göz yuman şebeke neden tümüyle çözülememiştir.
Yanıtsız bırakılan sorular, çözülmeyen ilişki ağları, uyuşturucu ile mücadele konusunda topluda güvensizlik yaratmakta, uyuşturucu baronlarına cesaret vermektedir.
Bu olaylar tümüyle çözülmeden, sorumluluk noktasında olanlar hesap vermeden, siyasetin finansmanı, siyasi çıkar mekanizmaları etkili denetime açılmadan, uyuşturucu ve uyuşturucuya bağlı sorunları çözmemiz mümkün görünmemektedir.
Uyuşturucu ile Mücadele Anayasal Görev
Devletin, gençleri uyuşturucu maddelerden ve kötü alışkanlıklardan koruması Anayasamızın 58. Maddesi’nde düzenlenmiştir.
Buradan, başta İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, Gençlik ve Spor Bakanı, Sağlık Bakanı olmak üzere; devletin tüm ilgili kurumlarına, iktidara sesleniyoruz:
Şimdi görev;
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önderliğinde
Toplumda birlik, ülkede seferberlik ile
Uyuşturucu sorununu mutlak ve kesin çözüme kavuşturmaktır.
Şimdiye kadar Yorum yok.
Aşağıda Yorum bırakmak için ilk siz olun.